2. defa Olimpiyat Oyunları’na katılacak.
Bir kadın;
Genç bir kadın;
Türkiye’den; …
Yelken branşında;
Üstelik laserde (radial);
Olimpiyat’a;
2. defa
gidiyor.
Neresinden baksanız “olağandışı”. Ama işin şahaneliği sonuçta değil; Nazlı Çağla Dönertaş’ın bu süreci devam ettirebilmesinde. Elbette o kadar emek bu şekilde taçlandırılınca çok daha motive edici oluyor; o da ayrı güzel. Nazlı Çağla Dönertaş gibi sporcularımızın değerini bilmek çocuklarımıza onları “işaret etmek” lazım. Bu işi İngilizler, Avusturyalılar öyle güzel yapıyor ki, en azından taklit edebiliriz gavurları. Madalya ve dereceye bağımlı saçma sapan başarı tanımlarına kapılmamak, bu bireysel sporcuların “yürüdükleri yol”u azıcık öğrenmeye çalışmak lazım. Zaten o zaman saygı duymamak olanaksız. Nazlı Çağla Dönertaş’ın ne yaptığını anlamak için “harbi” sporsever olmak bir dereceye kadar yetebilir. Ama ancak Türkiye’de genç bir kadın olup,yelken branşında üstelik “deli” laser teknesiyle, 2. defa Olimpiyat’a gidenler bunu en iyi anlayabilirler sanıyorum.